Cumhuriyetimizin 94 üncü yılını idrak etmenin sevinç ve gururunu yaşıyoruz. Atatürk'ün 29 Ekim 1923 tarihinde "Türk Milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare biçimi, Cumhuriyet idaresidir." diyerek ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Ulusuna bırakılmış en büyük miras ve asla vazgeçilemez bir değerdir. Cumhuriyetin en büyük özelliği, Türk halkını ulus olma bilincine kavuşturması ve ferdi yurttaş konumuna yükseltmesidir. Milletimiz, Cumhuriyetle birlikte milli bir devletin onurlu, bağımsızca düşünebilen ve eşit haklara sahip olan yurttaşları haline gelmiş ve devletin tek ve gerçek sahibi olmuştur. Atatürk'ün hedef olarak belirlediği çağdaş ve uygar bir ülke olma yolunda, demokratik Cumhuriyet rejimi ile kat ettiğimiz mesafe tahmin edilenden çok daha büyüktür. Zira Cumhuriyet bize millet olma ve dünya milletlerinin onurlu bir üyesi olma bilincini kazandırmış yüce bir değerdir. Bütün bunların yanında Türkiye Cumhuriyetinin 94 yıllık öyküsü aslında bir başarı ve bir uygarlaşma öyküsü olarak kabul edilebilir. Cumhuriyetin başarıları ile haklı bir kıvanç duyuyoruz.
Bugün gelinen noktada Türkiye, İslâm dünyasındaki tek laik ve demokratik Cumhuriyet, çağdaş bir ülke, aynı zamanda yaşanan ekonomik krizlere rağmen dünyanın en büyük istikrarlı ekonomilerinden biri haline gelmiş olup bölgesinde hatırı sayılır caydırıcı bir güç konumundadır. Ülkemiz kendi teknolojisini geliştiren ve kendi silahlarını üreten bir konuma gelmiş, kabuklarını kırarak yakın gelecekte dünyanın süper gücü haline gelme yolunda emin adımlarla ilerlemektedir. Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetin kuruluşunun 94 üncü yıldönümünü en içten dileklerimle kutlar, başta Büyük Önder Atatürk olmak üzere canlarını bu vatan uğurunda feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, gazilerimizi minnet ve şükranla anarım. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun. |